İstanbul’da 1 yaşındaki bebek vantilatöre elini sokmaya çalışınca parmağın tamamına yakını kesilirken kemiğinde kırık meydana geldi.
Küçük çocuk çabucak ameliyata alınarak parmağı dikilirken El Cerrahisi Uzmanı Doç. Dr. Egemen Ayhan, “Tam kopmamıştı lakin yalnızca alttan cilt tutuyordu, ameliyat 2 saat civarında sürdü, sonraki gün taburcu ettik. Her vakit yüzde yüz muvaffakiyet diye bir şey yok, dikkat edilmeli. Vantilatörler havaların ısınmasından ötürü sık kullanılıyor, ortasına parmaklarını sokan çocuklarla karşılaşıyoruz, son 1 ayda 4-5 tane hastamız oldu” dedi.
İstanbul’da 30 Haziran’da öğlen saatlerinde argümana nazaran 1 yaşındaki çocuk, sıcaklardan ötürü meskenlerinde kullanılan vantilatörle oynarken bir parmağını pervaneye kaptırdı.
Parmağında oluşan kesilme sonrası aile, çabucak küçük çocuğu Başakşehir Çam ve Sakura Şehir Hastanesi acil servisine getirdi. Akabinde el cerrahisi grubu, bebeğin durumunu incelerken parmağın kemiğinin kırılarak neredeyse tama yakın kesilme olduğunu tespit etti, küçük çocuk süratle ameliyata alındı.
Başakşehir Çam ve Sakura Şehir Hastanesi El Cerrahisi Kısmı Eğitim ve İdari Sorumlusu Doç. Dr. Egemen Ayhan ve grubunun yaklaşık 2 saat süren operasyonu muvaffakiyetle tamamlandı, bebeğin parmağının kesilen kısmı dikildi.
Doç. Dr. Egemen Ayhan, yaz aylarında sık kullanılan vantilatörlerden ötürü oluşabilecek kazalara karşı uyardı. Doç. Dr. Ayhan, kazalar sonrası yapılması gerekenler konusunda bilgiler vererek ailelere tavsiyelerde bulundu.
SON VAKİTLERDE ARTTI
Küçük yaşlardaki çocukların merakla çevreyi incelediklerini, bu nedenle kazalara karşı ailelerin dikkatli olması gerektiğini söyleyen Başakşehir Çam ve Sakura Şehir Hastanesi El Cerrahisi Kısmı Eğitim ve İdari Sorumlusu Doç. Dr. Egemen Ayhan, “Yaz ayları özelinde bu orta bilhassa sık karşımıza çıktı. Vantilatörler, havaların ısınmasından ötürü sık kullanılıyor. Vantilatörlerin ortasına parmaklarını sokan çocuklarla karşılaşıyoruz. Bu devirde son 1 ayda 4-5 hastamız yani her hafta 1-2 tane hastaya tekamül ediyor, karşımıza çıktı. Bunlar 4-5 yaş altında bilhassa 1-2 yaş civarında, tabi çok meraklılar, etrafı fark etmeye çalışıyorlar. Vantilatörler de kolay ulaşacakları yerlerde, daima dönen bir şey oraya dokunayım, üzere bir his oluyor. Çocukların bu meraklarından ötürü sıklıkla karşımıza bu orta bu türlü bir yaralanma biçimi çıkıyor.” sözlerini kullandı.
Vantilatörleri çocukların ulaşamayacağı yerlere koyulmasını hatırlatan Doç. Dr. Ayhan, “Belli bir yaşın üzerindeki çocuklara bunun tehlikeli bir şey olduğu söylenebilir çocuklar, beklediğimizden daha güzel algılarlar, buraya hiç yaklaşılmayacağını, ona dokunmayacağını anlatmak, onları ikna etmek lazım. Pekala bu türlü bir yaralanma oldu, bu karşımızı çıktı, ne yapıyoruz; öncelikle telaşa kapılmamak lazım, ebeveynler için çok sıkıntı bir şey biliyorum. Evvel teması kesmek şayet çocuğun eli hala oradaysa vantilatörün fişini çekmek, oradan çıkmışsa da vantilatörden uzak tutmak lazım. Büsbütün kopma olabiliyor, kopmamış olabiliyor, kısmen kopmak üzere olabiliyor. Büsbütün kopmuşsa modül zati amputat dediğimiz kopan kesimin taşınması yordamına uygun olarak bulunmalı, yavaşça temizlendikten kabaca suyla bile yıkadıktan sonra ilgili mümkün olan gazlı bez olabilir, pak bir şeye sarıp sonra bir poşete alıp poşetin dışına buzlar koyup başka bir poşete tekrar almak ve bu formda parçayı taşımak lazım. Elini çocuğa çok fazla göstermeden, çocuğu uzak tutarak telaşı, kaygıyı artırmadan biraz soğuk kanlı davranmaya çalışarak suyla yıkamak yahut hiç yıkamadan da çabucak orayı sarıp koruyarak bir an evvel acil servise getirmek lazım. Tasa ve telaş çocuğu daha da ürkütecek, korkutacak şeylerden kaçınmak lazım” halinde konuştu.
UYGUN MÜDAHALE ÖNEMLİ
Parmağını pervaneye kaptıran, ameliyat ettikleri 1 yaşındaki hastasının durumuna ait konuşan Doç. Dr. Ayhan, “Kopmamıştı ama yalnızca alttan cilt tutuyordu, oraya bir mikro cerrahi süreçle damar tamiri yapıldı, kemik tespiti, tendon tamiri yapıyoruz. Parmak ucunda birçok doku var, kemik, tendon, hudut, damar, cilt, cilt altı dokusu var. Münasebetiyle her bir dokunun adabına uygun bir biçimde onarılması lazım. Çocuklarda bilhassa bu manada talihimiz daha yüksek olabiliyor. Modülün yaşaması şayet uygun müdahale yapılırsa mümkün olabiliyor.” dedi.
Her vakit yüzde yüz muvaffakiyet olmadığını lisana getiren Doç. Dr. Ayhan, “Her zaman yüzde yüz muvaffakiyet diye bir şey de yok bu hususlarda zira yaralanmanın tipine nazaran de her vakit yapılamayabiliyor. Hastamızın parmağı sarılmıştı kabaca, çocuğu çok fazla canını acıtmadan pansumanına bakmak lazım, bir an evvel de ameliyathaneye aldık. Mümkün mertebe en kısa vakitte ameliyata aldık. Ameliyat 2 saat civarında sürdü, sonraki gün taburcu ettik zira deveranını düzgün gördük. Bu hususta bazen daha uzun yatırdığımız hastalar olabiliyor. 5 gün 1 hafta, 10 gün bu değişebiliyor. Kaza durumunda noktayı çok sıkarak başka dokulara ziyan verecek derecede değil lakin baskılı bir formda üzerini kapatmak lazım. O bölgeyi sarıp kan kaybını azaltmak lazım.” açıklamasında bulundu.
Doç. Dr. Ayhan, konuşmasını şu sözlerle tamamladı:
“Motorlu taşıt kazaları da artıyor, sürat da artabiliyor, çeşitli motosiklet kazaları sık geliyor, elektrikli scooter kullanımı da artıyor, onlarda da kazalar sık geliyor. Burada hava hoş diye açıkçası sürat yapmamak lazım. Yazın kazaları ortopedik açıdan da el cerrahisi açısından da ekstremite yaralanmalarını daha sık gözlemlediğimizi söylemeliyiz”
