Türkiye, otomotiv kesiminde atağa geçti.
Türkiye’ye 27 yılın akabinde birinci defa direkt bir otomotiv yatırımı geldi.
Çinli üretici BYD ile Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı arasında imzalanan anlaşmaya nazaran, BYD, Türkiye’ye 1 milyar dolarlık yatırım yapacak.
Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mehmet Fatih Kacır da bir televizyon kanalında katıldığı programda, BYD’nin Türkiye’ye yapacağı yatırım ve Renault Küme Küresel’in Üst Yöneticisi (CEO) Luca de Meo ile görüşmesine ait değerlendirmede bulundu.
Renault’un kendileri için çok pahalı bir yatırımcı olduğunu vurgulayan Kacır, firmanın son periyotta hibrit araba üretimine ait Türkiye’deki yatırımlarını hızlandırdığını söyledi.
‘Türkiye’de yeni jenerasyon araç üretmeye yönelik planları var’
Kacır, firmanın yeni jenerasyon arabalar ve modellerle ilgili bir üretim planı hazırladığını, Türkiye’de yeni kuşak araç üretmeye yönelik güçlü bir planları olduğunu bildirdi.
Bu planları Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı olarak güçlü şekilde desteklediklerine dikkati çeken Kacır, şöyle konuştu:
“Kendileriyle daha öte planlar yapmaya hazırlanıyoruz. Teknolojinin tüm alanlarında muazzam bir dönüşüm var. Biz de değerli yatırımcılarımızla, sanayicilerimizle 10 yıllık planlar hazırlıyoruz. Bu planlar Türkiye’nin kalkınma planlarıyla uyumlu biçimde hazırlanıyor. İstek ediyoruz ki Türkiye yatırımcılar için öngörülebilir olsun.”
Kacır, Türkiye’nin yatırım teşviklerinin değerli bir enstrüman olduğuna işaret ederek, BYD’nin yatırımının da geçmiştekilere benzeri biçimde destekleneceğini lisana getirdi.
Her bir proje için “terzi” yöntemi takviye verdiklerini belirten Kacır, projenin öncelikli muhtaçlığı neyse onu barındıran bir teşvik çerçevesi oluşturduklarını anlattı.
“Yakın vakitte imza olabilir”
Kacır, “kazan-kazan” stratejisine değinerek, “Önümüzdeki haftalarda BYD’nin yatırım teşvikine ait de daha kapsamlı paylaşımlar yapacağız. Teşviklerde bizim yatırımcılara sunduğumuz ana ögeler, yatırım yeri temini konusunda birtakım kolaylıklar sunuyoruz. İstihdama yönelik, vergi uygulamalarına yönelik farklı takviyelerimiz de var. Amacımız, Türkiye’nin kalkınma seyahatinde hızlanması, yatırımcılarla kazan-kazan bağlantısı oluşturabilmemiz.” sözünü kullandı.
Türkiye’de gelecek periyotta hem elektrikli hem şarj edilebilir hibrit hem de öbür hibrit araçlarda üretimin hissesini artırmak istediklerini vurgulayan Kacır, “İçten yanmalı araçların hissesini adım adım hem üretimde hem de pazarda azaltmak istiyoruz. Bu yolda şimdiye kadar olduğundan daha süratli koşmak istiyoruz. Bu yeşil dönüşümün tüm ögelerini harekete geçirmek için gayret gösteriyoruz.” dedi.
Kacır, BYD üzere hem mevcut hem de yeni markaların Türkiye’de yeni teknoloji yatırımlarını hızlandırmaları için uğraş göstermeye devam edeceklerini lisana getirerek şunları söyledi:
“Özellikle son 1 ayda 2 markayla artık son noktaya geldik demiştim. Biriyle nihayetinde imzayı atmış olduk. Bir oburuyla de yakın vakitte imza atma ihtimalimiz olabilir lakin başkalarıyla de hala bağlantı sürüyor. Nasıl Amerikalı, Avrupalı, Koreli ve Japon markalarla çok âlâ iş birlikleri yaptıysak Çinli markalarla da iş birlikleri yapabiliriz. Kâfi ki kazan-kazan anlayışı içinde hareket edelim. Onlar Türkiye’nin imkanlarından en faal halde yararlansınlar, biz de onların sayesinde büyümemizde, kalkınma seyahatimizde sürat kazanalım. Önümüzdeki periyotta benzeri yatırım haberlerini hem bu dalda hem başka kesimlerde duyurmak dileği içinde olduğumuzu söz edebilirim, sürpriz olmaz.”
“Türkiye dünyaya teknolojik eserleri ihraç ederek büyüyecek”
Önceliklerinin büyük ölçekli yatırımların Türkiye’ye gelmesi olduğuna dikkati çeken Kacır, ölçek iktisadının bugün global markaların en değerli rekabet ögelerinden biri olduğunu ve kimi sanayi kollarında bilhassa yerli katma bedelin oluşmasını beraberinde getirdiğini tabir etti.
Kacır, Türkiye’ye yatırımların devam edeceğini lisana getirerek, “BYD’nin yatırımı 1 milyar dolar olarak öngörülen bir yatırım. Öteki markaların yatırım meblağları biraz altında, biraz üstünde olabilir lakin hassas olan Türkiye’de ölçek iktisadı, rekabet gücü ve ihracat potansiyeli oluşturacak yatırımların süratle yükselmesi. Türkiye dünyaya teknolojik eserleri ihraç ederek büyüyecek. Bu yatırımları biz bu istikametiyle de çok önemsiyoruz.” diye konuştu.
Türkiye’yi global markalar için üretim havuzu ve merkezi haline getirmeyi amaçladıklarını vurgulayan Kacır, yatırım ve ihracatlarla yalnızca üretim değil, AR-GE ve inovasyon alanında da Türkiye’nin global seviyede rolünün perçinleneceğini söyledi.
Kacır, Türkiye’ye global yatırımların birinci kere yapılmadığına işaret ederek şu değerlendirmede bulundu:
“AK Parti iktidarları devrinde 260 milyar doların üzerinde bir direkt yabancı sermaye girişi sağladığımızı söylememiz lazım. Geçtiğimiz yıl 1,6 milyar dolar Türkiye’ye direkt yabancı sermaye girişi gerçekleşti. AK Parti iktidarları öncesinde Türkiye global direkt yabancı sermaye akımından yüzde 0,2 hisse alıyordu. Son 22 yıllık devirde bu hisse yüzde 1’e yükseldi. Yani bu pastadan aldığımız hisse dilimimizi beş katına çıkardık. Bu tek başına aslında Türkiye’nin yatırımcılar için gerçek adres olduğunun yatırımcılar tarafından ispatı niteliğindedir. Elbette önümüzdeki periyotta direkt yabancı sermaye yatırımlarını hızlandıracak adımlar atacağız.”
“Ulusal sanayi alanları planı hazırlıyoruz”
Türkiye’de sanayi alanlarının oluşturulmasıyla ilgili kapsamlı çalışma planları yaptıkları bilgisini veren Kacır, “Tüm kamu paydaşlarıyla birlikte çalışarak, Türkiye’nin 2053’e kadar tüm ulaşım yatırımlarını hesaba kattığımız, Türkiye’nin tüm amaçlarının bir ortak paydada buluştuğu bir yaklaşımla Ulusal Sanayi Alanları Planı hazırlıyoruz. Bunun en değerli sonucu Türkiye’de organize sanayi ve sanayi bölgelerinin ölçeğini büyütmek olacak.” dedi.
Kacır, halihazırda Türkiye’de sanayi alanlarına ayrılan hissenin toplam yüz ölçümünün yüzde 0,36 seviyesinde olduğunu belirterek şunları kaydetti:
“Bunu yüzde 1’e çıkarmayı hedefliyoruz. Bunun için bu planın hazır hale gelmesi ve süratle bu sanayi alanlarının yatırımcılara sunulabilecek biçimde hazırlanması değerli. Burada önümüzdeki devirde farklı finansman metotlarının üzerinde çalışıyoruz. Bunun yanında yatırım teşvikleri tarafında da elimizde çok geniş bir enstrüman seti var. Önümüzdeki periyotta yeşil dönüşümü, dijital dönüşümü, yüksek katma bedeli ve bölgelerin lokal dinamiklerinin ekonomik değere dönüşmesini beraberinde getirecek yatırımlarla ilgili yeni bir teşvik çerçevesi oluşturacağız. Bunları, Cumhurbaşkanı’mız tarafından bütün dünyaya ilan edilecek yeni bir Yüksek Teknoloji Teşvik Programı ile duyuracağız. Bu da global seviyede yatırımcıların dikkatini çekecektir.”
Özellikle batarya ve sensör teknolojileri üzere alanlarda Türkiye’nin üretim kabiliyetlerini artırmak istediklerini vurgulayan Kacır, tüm bu gelişimlerin global yatırımların Türkiye’ye akışını daha da hızlandıracağını kelamlarına ekledi.
Haber Kaynağı: Anadolu Ajansı (AA)
