Fenerbahçe Yönetim Kurulu Üyesi Acun Ilıcalı, yeni döneme ve transfere dair Haber Global’a açıklamalarda bulundu.
İngiltere Championship grubu Hull City’nin de sahibi olan Ilıcalı, birçok mevzu hakkında görüşlerini belirtti.
“Çok memnunuz ülke olarak”
“Milli grubun elde ettiği muvaffakiyetler tüm ülkeyi gururlandırıyor. Siz de tüm maçları yakinen takip ettiniz. Fenerbahçeli futbolcular da performanslarıyla parladılar. Neler söylemek istersiniz? Hollanda karşısında grubumuza dair beklentiniz nedir?” sorusuna Ilıcalı, şu cevabı verdi:
Çok memnunuz ülke olarak. Çok hoş bir devir geçiriyoruz. Özlemişiz de bu türlü hisleri zira ulusal ekibimiz bizi vaktinde çok gururlandırdı, keyifli etti. Son 14-15 yıldır bu türlü çok yüksek bir başarımız yoktu. Birinci kez son devirlerde bu türlü hoş bir muvaffakiyet geldi. Galibiyetler çok değerli ve en keyifli olduğum şey milyonlarca vatandaşımızın yaşadığı Almanya’da bu galibiyetlerin olması; gurbetçi kardeşlerimizin o memnunluğu orada yaşaması ayrıyeten keyifli ediyor beni. Çok gururluyuz olağan ki. Ben de maçlara gidiyorum; git gel devamlı havadayım. Hollanda maçında Grubumuza muvaffakiyetler diliyoruz.
“Transferin 5. günündeyiz şimdi transfer devri yeni başlamış, 2 ay var”
“Fenerbahçe taraftarı büyük bir beklenti içinde. Ancak hazır bir takım var. Teknik Yönetici Mourinho az destek olacağını söyledi. Transfer çalışmaları ne durumda?” sorusuna Acun Ilıcalı, şu yanıtı verdi:
Taraftarlarımızın hem merak hem de istekte bulunması dünyanın en olağan şeyi. Bu her kadroda olacak şeyler. Bunu çok uygun anlıyorum. Ben de esasen yıllarca daima transferlerde ‘Kim gelecek?’ diye onu merak ediyordum lakin alışılmış ki burada çok kıymetli bir bahis var; şu anda biz dünyanın en meslekli hocalarından birini getirdik ve Türkiye’ye gelmiş geçmiş en meslekli hoca esasen. Mourinho ismi bizim için hem kıymetli hem de futbol aklı olarak da Mourinho’nun onaylamadığı bir transferi bizim getirmemiz bence çok da uygun olmaz. Aslında hocamızla ahenk içinde çalışıyoruz. Bu mevzuda taraftarımızın da panik olacağı hiçbir durum yok. Transferin 5. günündeyiz şimdi transfer devri yeni başlamış, 2 ay var. Biz de bu periyot içerisinde gayelerimizi belirledik yanlışsız bir biçimde gayelere gidiyoruz ve düzgün yoldayız diye düşünüyorum. Şu anki durumumuzu hayalimizdeki kadroyu oluşturacak ‘puzzle’ın eksik modüllerini tamamlanmaya başlayacağını görerek söyleyebiliyorum.
“Her şey yolunda gidiyor”
“Futbolda Sayın Başkan Ali Koç ile birlikte Mario, Mourinho, Ahmet Ketenci ve siz tüm süreçlerin içindesiniz. Fenerbahçe Teknik Yöneticisi Jose Mourinho geçtiğimiz günlerde FBTV’ye yaptığı açıklamasında ekipteki mevcut oyuncularla ilgili olumlu bir değerlendirmede bulundu. Fenerbahçe Futbol Komitesi olarak Topuk Yaylası kampından sonraki birinci izlenimleriniz nasıl?” sorusu karşısında Ilıcalı, şunları dedi:
Topuk Yaylası şöyle çok güzel oldu; ulusal futbolcularımız orada olmayınca Mourinho aslında kadronun geri kalan kısmıyla daha çok ilgilenebildi ve oradan sürpriz 2-3 isimden bahsetti ki şu anda alışılmış isim olarak birtakım futbolcuları ben söylemek istemiyorum zira hocamızın bizimle paylaştığı mevzular bunlar fakat taraftarımız şunu bilebilir oradaki futbolcuların kalitesinden çok mutlu. Topuk Yaylası’nın çok güzel olduğunu söyledi ve “İki tane sürprizim var size.” dedi. Daha evvel İsmail Yüksek de bu türlü bir ortamda bir anda bir hazırlık maçıyla parladı ve ondan sonra da grubun değişmezlerinden olmuştu. Mourinho da 2 futbolcu için bunu söyledi, “Çok güzel geliyorlar.” dedi. Bu, bizi çok memnun etti. Onun dışında da çok hoş geçti kamp aslında. Hocamız Türkiye’deki birinci günlerinde futbolcularla kaynaştı, futbolcularımızın da onu sevdiği belirli oluyor.Biz de yaptığımız toplantıda transferle ilgili son değerlendirmeleri yaptık. Her şey yolunda gidiyor. Hocamızın istediği üzere gidiyor diyebilirim.
“Bizim grubumuz bu hususta çok önde”
“Jose Mourinho’nun bahsettiği oyuncular yerli mi yabancı mı?” sorusunu Ilıcalı, şöyle yanıtladı:
Yerli. Futbolda yerli futbolcular her geçen gün daha pahalı oluyor zira yabancı sayısı azalıyor. Bizim grubumuz bu hususta çok önde. Hocamız bunu aslında biliyor. Bence bize büyük bir takım derinliği verecek ve o takım derinliğini biraz daha derinleştireceğini söyleyebilirim.
“Çok kıymetli bir bedel şu anda Fenerbahçe’de”
“Çağlar Söyüncü kendisini Fenerbahçe’ye bağlayan imzayı attı. Taraftar da çok memnun. Oyuncunun aidiyeti çok yüksek. Kontrat sürecini anlatır mısınız?” sorusuna Acun Ilıcalı, şu cevapları verdi:
Fiyatı 30-40 milyon euro’larda olan, futboldaki pahası 30-40 milyon euro’larda gezmiş ve çok yakın vakitte da bu fiyatlar konuşulmuş bir futbolcu Ekibimizde kiralık olarak yer alıyordu. Bunu çok güzel anlamamız lazım.
Böyle bir futbolcuyu ekibe kazandırmak, Atletico Madrid oyuncuyu o kadar istiyorken ve oynatmak için de direniyorken çok kolay bir şey değil. Aslında kiralık olarak gelmezdi. Biliyorsunuz kiralama süreci bayağı uzun sürmüştü. Artık almaya kalkıyorsunuz Atletico Madrid 15 milyon euro’dan başladı “Daha aşağısına vermeyiz” diyorlar. İşte burada çok değerli bir süreci son 20 gündür falan her gün bu türlü dokuya dokuya buralara getirdik ve imzayı attık daima bir arada çok memnunuz.
Burada Mario Banco’nun tekrar çok kıymetli eforu var. Çağlar’ın çok çok değerli tesiri var zira Çağlar evvel bizimle anlaştı. Anlaşırken ben sahiden duygulandım. Maddi mevzularda liderimizle bir konuşması var beni çok keyifli etti. Ben de kimi tavsiyelerde bulundum kendisine. Şöyle bir tavsiye; futbol geleceğiyle ilgili istediği grupta oynamanın ona getireceği artıları anlatıyorum zira işin başında Çağlar zati Fenerbahçe ile ilgili olarak “Öyle hisler yaşadım ki bu kısa müddette; ben, burada hayatımı sürdürmek istiyorum. Bu topluluğun içinde olmak istiyorum. Biz ailece Fenerbahçeliyiz.” dedi.
Bunlar beni de çok etkiledi Liderimizi da çok etkiledi ve sıra geldi Atletico Madrid’e. O kısım, 15 milyondan başlamış. Çağlar’ın çok önemli derecede dik durması, zorlaması Atletico Madrid’in de burada anlayış göstermesini gerektirdi. Zira en az 4-5 talibi vardı. Atletico Madrid bunu net olarak ortaya koydu lakin futbolcu “Gitmek istemiyorum.” dediği vakit yollayamadığı için Çağlar orada seçenekleri evvel yok etti, Fenerbahçe’yi tek maksat gösterdi.
Başkanımızla 4-5 tane uzun konferansımız, Atletico Madrid’le an az 4-5 tane uzun konferansımız oldu. Çok kıymetli bir bedel şu anda Fenerbahçe’de. O açıdan çok memnunuz doğal ki.
“Hem Liderimizle hem de Mario ile daima birlikteyiz”
“Yeni idarede yer almanızın akabinde bilhassa futbol şubesinde ve kulübün genel halinde nasıl bir rol üstleneceksiniz? Bu süreçte hangi stratejileri uygulamayı planlıyorsunuz?” sorusu üzerine Ilıcalı, şu sözleri sarf etti:
Bizim misyonumuz Liderimizi rahatlatmak, ona yardımcı olmak, bu yoğunluk içerisinde her yere koşturmaya çalışan Liderimize dayanak olmak. Bir formda hem fikirsel olarak hem de onun aldığı sorumluluğu biraz da biz paylaşarak azaltmak.
Dikkat ederseniz Branco’yu bu hususta söylememe gerek yok. Çok önemli vazifesi üzerine almış durumda. Hem Liderimizle hem de Mario ile daima birlikteyiz.
Birlikten kuvvet doğar. Bu tarafta çok değerli isim var: Ahmet Ketenci. Ben kendisini çok tanırdım fakat o operasyonun içinde o denli kendisini Fenerbahçe’ye adamış bir arkadaşımız ki onun o şevki beni de çok memnun ediyor. Baktığım vakit ben bu takıma esasen inanarak dahil oldum Liderimiz davet ettiği vakit. Güzel bir grup olduğumuzu düşünüyorum.
“Fenerbahçe’nin gereksinimi olan futbolcunun gelmesi lazım”
“Dünyaca ünlü bir yıldız transferi beklentisi var. Bu türlü bir transfer olacak mı?” sorusunu Acun Ilıcalı, şöyle cevapladı:
Fenerbahçe’nin gereksinimi olan futbolcunun gelmesi lazım. Açık açık söyleyeyim bunu da biz seçimden evvel dünyaca ünlü bir yıldızla anlaştık ve Mourinho’ya bunu sorduk. Dedik ki, “Böyle bir isim var, ne düşünüyorsun?”
İsim çok hoştu, seçime giriyoruz, o ismi söyleyebiliriz. Türkiye konuşacak, Liderimiz için avantaj olacak. Bunların hepsini ayarladık, her şey tamamdı.
Sevgili Mourinho, “Bu oyuncu şu anda benim oyunumdaki yerine olan oyuncuyu bozar ve oradaki fazlalık bizim işimize yaramaz.” dedi.
Maaş bütçesi hiç sorun değil. Bahis şu; o konumda oynayan oyunculardan çok mutlu, heyecanlandığı isim var ve o ismi çok da beğenmiş daha evvel kendisine karşı 4 maç yapmış o maçta çok beğendiği için de o ismi oraya istemedi. Fakat şunu da söyledi “Alırsanız kulübün kararıdır.” dedi.
Şimdi top bize geldi. Oturduk Liderle bir arada dedik ki, “Seçimde tesirli olur mu? Olur. Taraftar heyecanlanır mı? Heyecanlanır.”
Ama hocanın o konumda çok beğendiği bir oyuncu var. Hoca bu türlü bir şeyle geldiği vakit bizim ne yapmamız gerekir?
Başkanımız, dedi ki “Ben bu türlü bir durumda seçim kazanacağım diye Fenerbahçe’ye ziyan veremem” ve Mourinho da istemediği için biz o transferi yapmadık.
Dünya yıldızı derken şunun altını uygun çizelim; Fenerbahçe tarihinin en kıymetli 10 futbolcusunu saysak herhalde Alex’i sayarız değil mi? Alex geldiği vakit büyük gruptan mı geldi? Avrupa’da Parma’da kısa bir macerası olmuş, değil mi? Van Hooijdonk’u düşünürsek; büyük kadrodan, Avrupa’nın en büyük ekiplerinden mı geldi? Hayır lakin bunların ikisi de Fenerbahçe tarihinin en tesirli oyuncuları oldular.
Özellikle Alex tarihi yazdı. Dünya yıldızı bizim için Alex, Van Hooijdonk tesiri yapacak yıldızlar.
Bu bahislerde taraflarımızın şunu çok uygun anlaması lazım; hocamızın istediği bir profil var, o profile uygun oyuncular da tespit edildi.
Hocamızın listesinin bir numarasını getiriyoruz. Daha bitmedi lakin son evresindeyiz.
Yine liste verdik. Yanlış anlamayın bu liste Fenerbahçe’nin scout takımının hepsinin şu anda Fenerbahçe’ye en uygun, en yıldız oyuncular diye koyduğu liste ve mesela forvet için o denli isimlere “Hayır” dedi ki şaşırdık kaldık. Neden “hayır” diyor? Anlatıyor, diyor ki “Bu oyuncu oyunun içinde değil. Gol atar mı atar. Bana oyunun içinde oyuncu lazım.” diyor. İsmini söylemek istemiyorum zira hiçbir futbolcu için değerlendirmeyi dışarıya karşı söylemek bize yakışmaz.
Ama hocamızın başında bir plan var ve o plana uygun bir numaralı oyuncu inşallah geliyor. Diğer bir mevkide tekrar bir plan var. O plana nazaran süratli bir sol açık istiyor üzere düşün. Adam eksilten sol açık istiyor. Buna nazaran bir sol açık düşünüyor oraya da ona nazaran bir isim gelecek.
Taraftarımızın bu mevzuda biraz şöyle düşünmesi lazım; dünyada mesleği en yüksek hocalardan biri, Türkiye’ye gelmiş en yüksek meslekli bir hocaya kendimizi emanet etmek zorundayız. Biz burada şunu yapalım, “Hocam olmaz sen bunu dene” mi diyelim? Ona hürmet duyuyoruz diyebiliriz.
“Fenerbahçe istese Batshuayi’nin kontratı bitmeden uzatırdı”
“Transfer devrinin başında Batshuayi’nin Galatasaray’a gitmesi ile ilgili sizden bilgi alabilir miyiz? Transfer çalımı üzere yansıtmaya çalışılıyor. Bu süreçte neler yaşandı?” sorusuna Ilıcalı, şu karşılığı verdi:
Bu çok net bir durum tartışılacak bir husus da değil. Batshuayi, Fenerbahçe’nin oyuncusuydu. Fenerbahçe istese Batshuayi’nin kontratı bitmeden uzatırdı.
“Fenerbahçe uzatmak istedi, Batshuayi reddetti” üzere bir durum olmadı. Dönem sonuna geldiğimiz vakit Batshuayi bir talepte bulundu Fenerbahçe’den. Biz de kulübün çıkarları için bu sayının Batshuayi’ye verilmemesi gerektiğini düşündük.
Herkesin futbolda bir kıymeti var değil mi? Bizim için mümkün bir durum olması lazım. Baktığınız vakit Batshuayi, bizim zati üçüncü forvetimiz olacaktı şayet kalsaydı. Artık düşünsenize; bir yıldız forvet getireceğiz, dünya markası Dzeko var, Batshuayi zati bu sıralamada üçüncü oluyor. Üçüncü gördüğümüz futbolcu bizden önemli bir para istemiş, biz de diyoruz ki, “Kusura bakma bu parayı sana veremiyoruz.” Biz bunu vermeyince Batshuayi “Tamam” diyerek “Başka kulübe gideceğim” dedi. Bunu da zati menajeri net olarak Mario’ya söylüyor. Mario’nun yanıtı da “Yolunuz açık olsun” oluyor. Onun üzerine Batshuayi gidiyor.
Buradan ne sonuç çıkıyorsa çıkarsın beşerler ancak iki defa ikiyi kimse 5 yapamaz, öteki bir mana yüklemeye gerek yok.
Değerli bir futbolcu, bize çok yararı oldu fakat biz daha büyük maksatlar istiyoruz, daha büyük hayallerimiz var, daha büyük bir futbolcu getiriyoruz. Esasen üçüncü forvet olacak; müsaadenizle o bütçeyi üçüncü forvete vermek istemiyoruz.
“Dzeko kalmak istiyor”
Edin Dzeko’nun geleceği hakkında konuşan Fenerbahçe Yönetim Kurulu Üyesi, şu sözleri kullandı:
Şunu net olarak söylüyorum, Dzeko kalmak istiyor. Pek memnun. Çok kaliteli bir futbolcu biz de kalmasını istiyoruz hocamız da zati mutlu, o yüzden şu basamakta Dzeko kalıyor. Futbolda şunu unutmayalım yalnız; sen olağan gezerken birisi gelir bu türlü astronomik bir şey verir, Dzeko’ya sarfiyat bir kulüp Arabistan’dan 30 milyon euro getirir sonrası Liderimizin takdiridir ona bir şey diyemem. Ancak şu anda Dzeko keyifli, biz memnunuz ve kalacak alışılmış ki.
Çok açıklama yapamayacağım ancak taraftarımıza bir sürpriz daha olabilir. Forvet konusu hocamız için çok kıymetli.
“Bir oyuncu transfer edeceğiz” dedik, hocamız dedi ki “Benim için tamam.” Forvet konusunda hocamız daha iştahlı. Biz de hocamızı memnun etmek istiyoruz ve şu anda çok memnun. Devamında bir isim daha düşünebiliriz oraya.
“Ferdi çok bedelli hepimiz için çok değerli”
“Ferdi Kadıoğlu parlıyor. Fenerbahçe oyuncuyu satmak istemiyor lakin hangi astronomik teklif gelirse hayır diyemez? Ayrıyeten İrfan Can Kahveci, Oosterwoolde de transfer teklifi alan oyuncular ortasında gösteriliyor.” sorusu karşısında Ilıcalı, şöyle konuştu:
Başkanımız için Ferdi çok pahalı hepimiz için çok kıymetli… Biz, Ferdi gitmek istemezse Ferdi’yi asla satmayız bunu net söyleyebilirim. Bugün 40 milyon euro’yu getirin; Ali Koç, Ferdi’yi satmaz. Bu benim görüşüm. Bizim konuşmalarımızdan da aldığım izlenim bu. Tek bir şey bu büyüyü bozabilir, o da Ferdi şayet kalkıp bu kadar ısrara karşın “Ben gitmek istiyorum” derse tıpkı şey benim de başıma geldi çocuk geldi bana “Gitmek istiyorum” dedi.
Futbolcu gitmek istiyorsa gitmeli.
O gitmek isterse o vakit olağan ki Liderimiz o astronomik sayısı talep eder. Liderimizin astronomik sayısı astronomiktir bence. Ali Koç’un sattığı oyunculara bir bakarsanız şimdiye kadar sayılar dikkat ederseniz daima astronomik. Niçin? Zira Liderin önceliği daima Fenerbahçe. Biz, burada taraftarı temsil ediyoruz. Hepimiz bu görevdeyiz Fenerbahçe taraftarını temsilen. Burada vereceğimiz her kararın kulübün menfaati için olması lazım. Liderimiz da dikkat ederseniz oyuncuları niçin satmıyor? Zira onlar daima pahalı oyunculardı fakat kulübün menfaati, çizgisi vardır futbolda. Kalkıp 40 milyon, 50 milyon diyorsun bunlar öbür sayılar burada öbür şey konuşulur. 30 milyonun üzeri Ferdi için bana nazaran teklif gelebilecek bir ölçü. Türkiye rekoru da olur aslında gelmiş geçmiş rekoru kırmış olur. Lakin ona karşın Ferdi “gitmek istemiyorum” desin Lider asla Ferdi’yi yollamaz. İrfan Can Kahveci ve Oosterwolde transfer teklifleri alıyorlar. Şu anda o denli bir devir yaşıyoruz ki futbolcularımıza teklif yağıyor. Mario’nun telefonu durmuyor. İrfan’a teklif var, İsmail’e birçok teklif var, Ferdi’ye çok çok teklif var, ısrarlı bir kadro var yani artık gözü dönmüş durumda kadronun. Oosterwolde’ye çok önemli teklif var. Teklif gelecek bu çok olağan. Kadroyu korumak çok büyük bir muvaffakiyet. Geçen sene o denli bir periyot yaşanmış ki Fenerbahçe’de. Son 2 sene %80 muvaffakiyet var transferde dikkat edin Türkiye’deki en yüksek muvaffakiyet Fenerbahçe’de. Devamlı teklif yağmış, bir kısmı gitmiş büyük yüksek yüksek fakat onların yerine daha düzgünleri gelmiş ve geçen yılki takım rekor kırmış. 200 milyon euro’luk bir takım geçen yılki takım. Transfermarkt bedelinden bahsediyorum aslında daha yüksektir her vakit. Bu kadro 200 milyonluk kadroyu oluşturarak gelmiş geçmiş en değerli kadro oldu mu? Bu sene bir rekor daha kıracağız daha da üst çıkaracağız, daha da kıymetli olacak bu grup fakat bunun için de taraftarlarımızın şunu çok yeterli anlaması lazım; bu oyuncuları tutmak, Çağlar’ı almak, Ferdi’yi tutmak, bunlar da bir olay artık bir yandan da biz buna uğraşıyoruz. Bunu da sağlamak, üzerine oyuncu getirmek lazım. Hiç o tarafı kimsede yok mesela bu oyuncular kalacak da… İsmail’i bizim o kadar teklife karşın konsantre bir biçimde ekipte tutmamız lazım. Giderlerse şöyle bir durum var; orada yapacağımız tek şey her vakit yerine daha uygununu getirmek.
Her futbolcunun sonuç prestijiyle dünyada daha güzeli bulunuyor. Bu takım 50 milyon euro’dan 200 milyon euro’ya nasıl gelmiş? Daima daha güzel transferlerle büyümüş. Bu bahsettiğimiz takım maliyet olarak nasıl bir takım? Taraftarımız çok düzgün biliyor bunu. O takımın maaşları önemli bir bütçe artık bu türlü bütçe üzerinde ağır bir takım var ortada. Mourinho neyi beğenmesin? Kimi beğenmesin; Fred’i mi beğenmesin, Szymanski’yi mi beğenmesin, Dzeko’yu mu beğenmesin? Bir kadro sayıyorum şu anda; sol bek Ferdi, ortada Çağlar, Djiku. Mert Müldür gösteri yapıyor, İsmail ulusal ekibinin yıldızlarından öbür tarafta Szymanski, Tadic var. Onun önünde Fred var, sağ tarafa bakıyorum hani şöyle bir Fenerbahçe hatırlayan var mı merak ediyorum. Sağ tarafta İrfan Can Türkiye’nin en büyük futbolcularından biri mi? Cengiz, Türkiye’de mesleği en yükseklerinden biri mi? Geride Emre Mor. Bizim sağ taraf bu türlü. Sağ öne kimi alalım? 3 adamımız var oynatmadığına kıyamazsın. Bizim yerli avantajımızı herkes görecek. Türkiye’nin en düzgün yerleri bizde. Oyuna girecek oyunculara baktığında 12 yabancı var.
Taraftarımızdan şunu rica ediyorum; birlik devrini yaşayacağız bir arada, daima birlikte birbirimizi daha çok motive ederek futbolcularımızı destekleyerek hocamızı da tam manasıyla keyifli ederek tarihi bir dönem yaşamak istiyoruz.
Buradan şunu bilhassa söyleyeyim; biz bu sene Jose Mourinho’yu getirdik, 15 dakikada imza merasiminin biletleri tükenmişti. Karşılama merasimini bu kadar dolu statta yaptığımız bir hocamız varken takımımız da geçen sene rekor puan toplamışken bunun üzerine destekleri de yapacakken bizden daha fazla kim ümitli olabilir ki şu anda?
Her vakit söylüyorum; bu dönemin kilidi “birlik, birlik, birlik.”
“Şu anda gündemimizde yok”
“Samardzic hiç gündeme geldi mi?” sorusuna Acun Ilıcalı, şöyle yanıt verdi:
Hayır gündemimizde değil. Şu anda gündemimizde yok.
“Başkanımız, Jose Mourinho için çok değerli bir figür”
“Mourinho’yla çalışmak nasıl bir his? Kısa müddet oldu lakin ahenginiz nasıl?” sorusuna Ilıcalı, şu karşılığı verdi:
Tabii ki ben mesleğim gereğinde dünyada medya konusunda çok değerli zekalarla buluşup çok toplantı yaptım. Futbol konusunda da doğal ki 30 yıldır futbolun bir yerinde oldum ve son periyotta de önemli derece içindeyim aslında lakin medyadan geldiğim için de futbol dünyasındaki birçok bireylerle de arkadaşlık kurabildim teknik yöneticilik düzeyinde de natürel.
Şöyle söyleyeyim; karşınızda bu türlü üstün bir zeka gördüğünüz vakit onu dinlerken etkileniyorsunuz. Sonuçta futbol hastasıyız ve karşımdaki insan değişik ülkelerde şampiyonluk yaşamış mesleği saymakla bitmeyecek bir insan o vakit alışılmış ki bizim ona bakış açımız daima olumlu ve ondan bir şey öğrenme ondan bir şey alma üzerine oluyor o yüzden bu alaka aslında çok hoş günahsız bir ilgi oldu. Jose ile birbirimize daima bu türlü dertleşe dertleşe, konuşa konuşa o futbol dünyasındaki anılarını anlattı, ben Türkiye’de yaşanan birçok sorunu anlattım ve önemli derecede arkadaş olduk. Liderimiz, Jose Mourinho için çok kıymetli bir figür zira inanın Türkiye’ye gelmesinde çok değerli bir tesiri oldu. Ali Koç figürü yurt dışında aslında değerli bir figür içinde zati bildiğimiz figür olduğu için hatırlarsanız bizim görüşmeleri sonunda karar verdikten sonra iki gün sonra biz iş bitmişti esasen çabucak çabuk bir formda onunla kıymetli bir safhaya geldik. İlgi dediğiniz vakit da bu bağın uzun bir münasebet olmasını diliyorum, inşallah başarılarla dolu bir bağ olmasını diliyorum lakin bu bağlantının kuvveti yalnızca bende değil o bizim işte liderimizden başlayan Mourinho, Acun, Mario münasebetinin Ahmet Ketenci ile bir arada olan bu alakanın kuvveti bence bizi muvaffakiyete inşallah götürecek.
Şey çok hoşuma gidiyor; ben bir şeyleri merak eden insan severim yani Türkiye’yi merak ediyor, bizi merak ediyor, bir şeyler öğrenmek istiyor. İlgisi insanın dışarıdaysa o insanların daha verici olduğunu düşünüyorum. Bugün beni merak eden, benim kızlarıma kadar her şeyi merak eden Mourinho, oyuncuların da bütün o ayrıntılarını merak edip öğrenip onlarla ilgiyi kurarken de o bağlantıyı kuvvetlendiriyor.
Mourinho’nun niçin futbolcular tarafından çok sevildiğini ben çok yeterli anladım zira meraklı ve karşı tarafa bedel verdiğini hissettiriyor. Mourinho’dan bu bedeli hissettikçe de daha çok severek onun için savaşmaya hazır oluyorsunuz futbolcuları daha güzel anlıyorum artık.
“Herkesin olağan, kitabına uygun bir halde limit varsa o limitin içinde kalması lazım”
“Erden Timur, Zaha ile ilgili açıklama yaptı; menajerlik fiyatı hariç, imza parası dahil 7-8 milyon euro bandında bir bedeli olduğunu söyledi. Fakat Galatasaray’ın KAP açıklaması 4.350 idi. Lider Ali Koç yaptığı açıklamada Zaha’da sayının 7.5 milyon olduğunu ve Fenerbahçe’nin masadan kalktığını açıklamıştı. Erden Bey’in bu açıklaması sonrası Ali Liderin bildirisi netleşmiş oldu. Ne söylemek istersiniz?” sorusunu Ilıcalı, şöyle yanıtladı:
Bu hususta diyeceğim tek bir şey var; Liderimizin kimi mevzularda bu türlü bazen isyanı oluyor ısrar ediyor ya, vakit Liderimizi haklı çıkarıyor diye düşünüyorum. Bu hususta çok sitemi olmuştu, ısrar etmişti artık bu açıklamaya baktığın vakit iki sayısını tutmaması açıkçası Liderimizin bu husustaki sitemini biraz haklı çıkarmış oldu.
Bizim ismimize şunu söyleyebilirim; biz, her şeyi resmi halde yapıyoruz. Fenerbahçe’de her transfer görüşmesinin içinde olduğum için net olarak şunu gördüm her şey kitabına uygun yapılıyor. Futboldan beklentimizin de bu olması gerektiğini düşünüyorum. Herkesin olağan, kitabına uygun bir formda limit varsa o limitin içinde kalması lazım. O limiti gerçek, ona nazaran kullanması lazım diye düşünüyorum.
“Biz UEFA Lideri Sayın Ceferin’in davetlisi olarak gittik”
“Başkan Ali Koç ile birlikte ulusal grubun Portekiz maçını tribünde takip ettiniz. Sayın Büyükekşi’nin daveti ile orada olduğunuz konuşuldu. Bu mevzuda ne söylemek istersiniz?” sorusu karşısında Acun Ilıcalı, şu sözleri sarf etti:
Biz UEFA Lideri Sayın Ceferin’in davetlisi olarak gittik. Sayın Ceferin hem Başkanımız Ali Koç’un yakın dostu hem de benim de dostum. Ondan gelen davetiyeyle maça geldik.
“Hep birlikte Fenerbahçe’mizi destekleyelim”
Ilıcalı, kelamlarını şöyle noktaladı:
Buradan Fenerbahçe taraftarına seslenmek istiyorum; her vakit söylüyorum, biz çok büyüğüz, çok farklıyız.
Sizden tek bir ricam var; hocamızın gerisinde olalım, tek yumruk olalım ve daima birlikte Fenerbahçe’mizi destekleyelim.
Bence muvaffakiyetin mimarı bu topluluğun tek beden olması olacak, bundan kuşkum yok.
Bunu da bu sene yaşayacağız ve inşallah muvaffakiyetler ondan sonra da tek tek gelecek.
